5 Ekim 2015 Pazartesi

Küçük Filler Büyüdü Artık... Başarabilirsiniz, Kırın Zincirlerinizi

cizgiduz
Başarılı olmak için ihtiyacımız olanı biliriz aslında; Disiplinli çalışmak, iradeli olmak, yeni fikirler üretebilmek, önce kendimizi sonra çevremizi ikna etmek, girişimlerimizde cesur davranmak ve en önemlisi başaracağımıza inanmak yani kendimize güvenmek gerekir.
cizgiduz
Diyebilirsiniz peki ben böyle değilsem. Kendi fikirlerime inanamıyorsam ve kendime yeterince güvenmiyorsam ne yapacağım?
cizgiduz
Bu güne kadar başarılı olamadıysak, bir şeyleri yanlış yapıyoruz demektir ve muhakkak bir sebebi vardır. Fakat ya biz bunu göremiyoruzdur, yada yeterince yakından sebeplere bakamıyoruzdur. Eğer bu sebebi ve sebebin altında yatanı bulabilirsek; Başarının önündeki engellerde kendiliğinden kalkacaktır. Önce yanlışı düzeltip, sonra doğrularla yeniden  inşa etmek lazım.
cizgiduz
Hayvanat bahçesini ziyarete gittiyseniz. Orada koca koca fillerin incecik iplerle bağlı olduğunu görmüşsünüzdür. Bunların hikayesini bilir misiniz? Eski zamanlarda; Hindistanlılar filleri kendi işlerinde kullana bilmek için,  daha yavruyken onları eğitirlermiş. Yavru fillerin kaçmamaları için bir kazığa zincirlerlermiş filleri, zincirin ipi ne kadar uzarsa ancak o kadar uzağa gidebilirlermiş. Yeterince güçlü olamadıkları için, zincirlerini kıramazlarmış. Ayaklarına bağlı zincir özgürlüklerini kısıtlarmış. Küçük filler böylece kaçmanın çok kolay olmadığını öğrenmişler.
cizgiduz
Büyüdüklerinde ise zincirlerini kırmak onlar için çok kolay olsa da, yine de bunu yapamazlarmış. Çünkü kafalarına, zincirden kurtulamayacakları iyice kazınmıştır. Büyümüş olsalar da, zincirin kendilerinden daha güçlü olduğuna inanmışlardır. Bu inançları, fillerde o kadar güçlüymüş ki o kocaman fillerin kaçmamasına, artık incecik ip bile yeterli oluyormuş. Küçük fillerin edindiği tecrübe, onlara zincire karşı gelmenin faydası olmadığını öğretmiş. Aslında o küçük fil büyümüş ve şuan değil ipleri zincirleri bile kırabilecek durumdadır. Küçükken edindiği tecrübenin artık gerçekle ilgisi yoktur. Ayağındaki incecik ip sadece bir simge bir oyundur aslında, bu kadar güçlü hayvan için sadece bir hamledir o ip koparmak, tabi bunu bilebilseydi. Fakat bunun işe yaramayacağını öğrenmiş. Bunu başaramayacağına inanmış. İpini koparıp kaçmayı denemiyor bile.
cizgiduz

''İpini koparamayacağına inancı o kadar güçlü ki, artık gerçeği göremiyor.''

cizgiduz
Sizinde hayatınızda hiçbir zaman başaramam dediğiniz şeyler var mı? Sadece başaramayacağınıza inandığınız denemediğiniz bile şeyler var mı? Gerçekleşmesini çok isteseniz de, bilinç altınızda tıpkı küçük fil gibi, tecrübeleriniz var mı gerçekle ilgisi bile olmayan ? Bunlara engel olan sizin de eski inançlarınızın  incecik ipleridir kim bilir. Bizimde göremediğimiz acaba küçük bir fil değil de, artık güçlü ve büyük olduğumuz mudur? Belki ipi biraz çeksek yapabildiklerimize biz bile şaşıracağız.
cizgiduz
Başta da dediğimiz gibi bu güne kadar başaramadıysak, bu tamamen bizim başaramayacağımıza inanmamızdandır. Şöyle bir düşünün bizim ayağımıza kim bağladı, bu başaramayacağım inancını. Belki bizde küçük fil gibi gerçekleri görmeyi unuttuk. Belki de şu durumumuzdan daha fazlasını başaracak durumdayızdır. Fakat çocukluğumuzdan kalan kalıplar, inançlar bizi incecik ip ile bağlamaktadır. Başarmamızı, ilerlememizi engelleyen sebepler kafamızdaki başaramayacağımıza olan inanç kalıplarıdır. Bende yok diyorsanız; şu cümleler size de tanıdık geliyor mu? Yeterince güçlü değilim, kimse beni istemiyor, ne kadar çalışırsam çalışıyım yine kaybediyorum, hep yanlış insanlar beni buluyor...v.s hatırlar gibi oldunuz sanırım.
cizgiduz
Düşünsenize acaba bu kalıplardan kurtulsaydık yani artık başarabilecek güçte olsaydık, neler neler yapmazdık değil mi?  O incecik iple eski inançlarımıza bağlılığımız. o bağları koparmayı başarırsak düşündüğümüz her şeyi yapabiliriz. Her şey gerçekleri kabul etmemizle ilgilidir. Biz o ipi kalın ağır bir zincir zannediyor olabiliriz.
cizgiduz
Belki de artık her şeyin mümkün  olduğu yerdesindir, kim bilir? Belki de çoktan içinizde ki potansiyeli yaşabileceğimiz yere gelmişizdir kim bilir?
cizgiduz
Fakat çocukluğumuzun yada gençliğimizin ağır zincirleri bizi bağlı tutmaktadır. Bizim cesaretimizi kırıp ileriye bir adım bile attırmıyordur, yerimiz de saydırıyordur. Başka kapı, başka ihtimal olacak diye aklımıza bile gelmiyordur. Tıpkı fillerinde iplerini koparmayı denemedikleri gibi...
cizgiduz
Şimdi sıra sizde; Tüm sizi bağlayan zincirlerinizi bulun. Bu kimi zaman kabuğundan çıkma korkusu, kimi zaman sevilmeme korkusu, bazen başaramama korkusu yada her şeyi kaybetme korkusu olabilir.   Bunlar her neyse keşfedin ve o zincirleri teker teker koparın..

KOPARALIM ZİNCİRLERİMİZİ Kİ İSTEDİĞİMİZ BİZ OLABİLELİM .

Sevgiyle kalın.
Sevinç Karakaya
Kişisel Gelişim Uzmanı/ İlişki ve Yaşam Koçu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder