4 Kasım 2015 Çarşamba

Evlilik Sevgiyi Öldürüyor Mu?

Çoğu kişinin evlenmeden başlama şekline bakarsak; Fiziksel ve kişisel olarak eteklerin de aşk zillerini çaldıran, kendini heyecanlandıran, aşkı kendisine sunan biriyle evliliğe doğru yelken açmak şeklinde olur. Her evliliğin başlangıcında aşk olması hemen hemen her uzmanın ortak fikridir. Tabi bunun getirisi olarak da; mutlu evlilik hayalleri, ''Birlikte çok mutlu olacağız, başkaları kavga edebilir, tartışabilirler biz asla onlar gibi olmayacağız, çünkü biz birbirimizi gerçekten çok seviyoruz.'' elbette bunlara çok körü körüne de inanmazlar '' Evet bizde tartışabiliriz fakat açıkça konuşup, sorunlarımıza hemen çözüm bulabiliriz.'' derler. Zamanla bunlar unutulur, tartışmalara diyalog ile çözüm bulmayı bırakın, iletişim kurmaktan bile uzaklaşılır. Aynı evde sanki iki yabancı olursunuz. ''Evlenince sevgiye ne oluyor?'' sorusunu sorarken kendinizi buluverirsiniz.

Evliliği Kurtarma Çabaları Boşa mı Çıkıyor?

Evlenince sevgiye ne olur? Her evlilik de benzer sorunlar olur mu yoksa sadece biz miyiz?,  Boşanma sebebi sevginin bitmesi mi?, Boşanmayan insanlar ne yapıyorlar? Onlar bütün huzursuzluğa rağmen evliliklerine devam mı ediyorlar? Yoksa evliliklerinde sevgiyi canlı tutmayı başarıyorlar mı? Başarıyorlarsa bunu nasıl yapıyorlar? Bu sorular evliliğinde sorunlar yaşayan kişiler için eminim hiç yabancı değildir. Çünkü bugün evlenip boşanan binlerce insanın; bazen kendi kendine, bazen bir uzmana, bazen bir din adamına sordukları sorulardır.
Evlilik de romantizme olan ihtiyaç çok doğaldır. Gerçek şu ki, evlilik de sevgiyi korumak çok önemlidir. Eşler evliliklerindeki sevgi problemini çözmek için, kitaplar, dergiler, uygulamalı destek programları alırlar fakat yine de çözüm getiremezler. Maalesef evlendik den sonra sevgilerini koruyan çiftlerin sayısı günümüz de oldukça azdır. Eşler aralarında iletişim kurmak ve arttırmak adına; Atölye çalışmalarına, seminerlere, katılıp tekrar aynı heyecana kapıldıkları halde, evlerine döndüklerin de eski tarzlarına geri dönebiliyorlar. Yada onlarca kitap da mutluğu ifade eden uygulamaları okuyup, iki gün uygulayıp bırakabiliyorlar. Hatta çoğu zaman tek taraflı yapılan çabaları eşleri tarafından fark dahi edilmeye biliyor. Peki sizce neden? Çünkü her insanın sevgi dili birbirinden farklıdır.

Nedir? Sevgi Dili

Dil deyince hemen aklımızca kullandığımız ana dilimiz ve yabancı diller geliyor. Her birimiz kendi anne babamızın bize öğrettiği dili konuşuyor ve kendimizi daha iyi ifade edebiliyoruz. Ana dilimizi konuşurken son derece rahatızdır, hiç düşünmeye bile gerek kalmadan rahatlıkla konuşabiliriz. Başka dillerde ise kendimizi rahatlıkla ifade etmek için ustalaşmamız gerekebiliyor ve ne kadar ustalaşırsak o kadar iyi anlıyor ve kendimizi de o kadar iyi ifade edebilir hale geliyoruz.
Konu sevgi dili için de aynıdır aslına bakarsanız, Kendi sevgi dilinizle eşinizin sevgi dili arasında Türkçe ile Çince kadar farklılıklar olabilir. Sevginizi Türkçe ne kadar anlatırsanız anlatın eşiniz Çince biliyorsa sizi hiçbir zaman anlamayacaktır. Belki eşinize sık sık onu ne kadar çok sevdiğinizi, onun eşi olmak dan gurur duyduğunuzu, onu çok yakışıklı bulduğunuzu söyleyerek, eşinizle ''Onaylayıcı Kelimeler'' ile iletişe geçmeye çalışır olabilirsiniz. Eminim bu hislerinizde de oldukça samimisinizdir de, fakat belki de eşiniz sevgiyi, karısının  hareketlerin de arıyor ve oda sizin sevginizi göremiyor olabilir. İçten olmak yetmez, eşinizin baskın sevgi dili neyse onu keşfedip o şekilde davranmanız gerekir.

Sevmiyor Değil, Sadece Aynı Dille Sevmiyordur

Çoğu zaman yapılan hata, eşimizin sevmediğini düşünmek yada sevginin bittiğini düşünmektir. Oysaki biten ne sevgidir nede sorun  eşinizin sizi sevmemesidir. Siz kendi sevgi dilinizle sevilmeyi beklersiniz fakat eşiniz kendi sevgi diliyle sizi çılgın gibi sevdiğini gösteriyordur.
Baskın sevgi dili ilk öğrenilmiş sevgidir. Çocukluk dönemin de, size sunulan sevgidir. Aileniz yada yakınlarınız tarafından sevildiğinizi hissettiğiniz tanıdık olduğunuz sevgi dilidir. Örneğin belki siz sevgiyi aileniz tarafından sözle ifade edilerek sizi sevildiği vurgulandığında hissetmişsinizdir ve evet ''Beni seviyorlar'' demişsinizdir. İstersiniz ki eşiniz de size bunları güzel sözlerle ifade etsin, eğer etmezse sevmiyordur, diye düşünürsünüz. Eşinizde ilk sevgiyi belki de, Eve ekmek getiren babasında görmüştür, ve benim ihtiyaçlarımızı karşılıyor,  beni düşünüyor yani ''Beni seviyor'' demiş olabilir ve sevgisini bugün size ihtiyaçlarınızı karşılayarak, sizi belki süslü sözlerle değil ama düşünerek gösteriyor olabilir. Sevgi dilleri özel bir çalışma gerektirir. ''Eşimin Sevgi Dili'' Atölye çalışmaları ile; eşler birbirlerine, anladıkları sevgi dilleriyle, yaklaşmayı öğrendikleri gibi, eşinin farklı yönlerinin olmasını da hayatlarını renklendirme adına memnuniyetle karşılamayı öğreniyorlar.
Burada bilinmesi gereken konu ''Sevgi evlenince bitmez'' sadece daha fazla paylaşım olduğundan beklentiler artar. Ve kişiler ne kadar sevildiklerinin farkına varamazlar. Bitmeyen sevginizi gereksiz sorgular ve yaptırımlar ile bitirmek yerine, nasıl sevildiğinizi ve eşinizi nasıl sevdiğinizi ortak bir dil ile gösterin...
Sevinç Karakaya
Kişisel Gelişim Uzmanı /İlişki ve Yaşam Koçu

İlişki Koçluğu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder