Yazıya elimden geldiği kadar objektif bakmaya çalışıp, gerçek istatiksel verilerine dayalı sonuçları vermeyi tasarlıyorum. Bir çok kişiye göre aldatmanın günümüzü, dünü yok gibi düşünülse de, hayatımıza giren teknoloji, sosyal medya, iş hayatında kadın erkek ilişkilerinin daha yakınlaşması gibi faktörler aldatılmaya bakışı da farklılaştırmıştır. Dediğim gibi; İhaneti ve sınırlarını kişilerin inanç sistemleri ile değil tamamen günümüz verileri ile hazırlanmış bilgiler ile sunmak istiyorum.
Aldatılmaktan Kim Hoşlanır?
Bu soruya hemen herkesin vereceği cevap, tabi ki kimse hoşlanmaz. İster Kadın olsun ister erkek kimse aldatılmaktan hoşlanmaz. Fakat buna rağmen kişisel hayatlarına bakıldığında insanların kimi ufak, kimi büyük, kimi aleni, kimi gizli aldatma olaylarının da günden güne arttığını görüyoruz. Evet bu aldatma gerçeğinin incelendiğinde; bir başkasını görünce duyulan belli belirsiz heyecandan ve küçük, zararsız flörtlerden tutun da, bir başkası için sevgiliyi ya da eşi terk etmeye kadar geniş bir yelpazede düşünülebilir.
Bir ilişki yaşarken başka birine ilgi duymak, hatta o kişiyle birlikte olmaya çalışmak, artık pek de sıra dışı bir zayıflık değil. Ancak sıradan olması, başımıza geldiğinde tepki vermeyeceğimiz anlamına da gelmiyor. İhanetle karşı karşıya kalmak her insanı çok üzer, öfkelendirir, yıpratır, hatta hayata bakış açısını kökten değiştirebilir. Ancak günümüzde başka bir sorunla daha karşı karşıyayız! Neyin ihanet kapsamına girdiğini, hangi davranışı aldatma olarak görüp hangisine hoşgörü göstermemiz gerektiğini belirlememiz gittikçe zorlaşıyor.
Bakalım günümüz kadını açık fikirli olmayı hangi noktaya kadar başarıyor, Kadınlar arasında yapılan araştırmalarda bir kaç soruya kadınlar bakalım ne cevap vermiş ve bizim değerlendirmemiz ne ?
Soru-1- İlişkiniz Resmen Başlamamışsa, Başka Biriyle Olmak Aldatma Sayılır Mı?
Bu soruya kadınların %75 Evet, %25 Hayır demiş. Jane Austen romanlarında duygusal ilişkinin başlangıcı, erkeğin aşkını itiraf ettiği ve kadının da bu aşkı kabul ettiğini dile getirdiği an olarak kabul edilir, bu klasik sahnenin öncesinde her iki taraf da duygularını gizler. Fakat hoşumuza gitsin ya da gitmesin, günümüz ilişkileri bu şekilde ilerlemeyip çok farklı seyirler izleyebiliyor. Artık cinsellik romantizmden sonra gelmiyor; hatta kimi durumlarda romantizmin cinsellikten sonra geldiği (Bakınız: evlilikle sonuçlanan tek gecelik ilişkiler!) bile söylenebilir.
Unutulmaması gereken; ne olursa olsun, bunun aslında duygularla ilgili bir mesele olduğudur. ilişkinin adı konmamış olabilir, dolayısıyla da başka biriyle ilgilenmek aldatma kapsamına girmeyebilir fakat erkeğin, gözünün sizden başka kimseyi görmemesi gereken o ilk günlerde bile farklı seçenekler araması, ilişkinin ileri ki aşamaları konusunda kafanızda ister istemez bir soru işareti yaratacaktır.
Sevinç Karakaya
Kişisel Gelişim Uzmanı /İlişki ve Yaşam Koçu
Yazının Devamı için: Kadınlara Göre Neler Aldatmaya Girer (2) Okuyun Lütfen...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder